Köpeklerde insanlar gibi kendilerine ait oldukları şeyleri içgüdüsel olarak benimserler ve korumaya çalışırlar. Kendi yattığı minderi, yavrusunun yemeği ellendiği zaman bu durumdan rahatsız olduğunu hırlayarak belirtiler. Köpekler yanında kaldıkları aileyi ve o evi kendi evi gibi benimser ve korumak ister. Bu içgüdüsel duygu doğuştan gelen bir şeydir. Fakat her köpekte aynı seviyede değildir. Bazılarında koruma içgüdüsü çok fazla bulunurken bazıların da ise az miktarda bulunur. Aynı zamanda köpeğe verilecek olan eğitim ve yetiştirme taktikleri bu duygunun gelişmesinde büyük önem taşır.

Bazı köpekler sadece uyarıcı olarak evin bahçesine biri girdiği anda, evin yakınına biri geçtiği anda ve duyduğu sesler karşısında evdeki bireyleri uyarmak adına havlar bunlar zararsız köpeklerdir. Ancak bazı cins köpekler çok atak ve saldırgan olabilirler. Büyük yapıda ki köpekler daha av havlar ve daha çok saldırma içgüdüsüne sahiptirler. Bunun için koruma görevi verilecek olan köpek seçerken dikkatli olunmalıdır. Köpeğe bekçilik görevi verilirken köpeğin bu duruma istekli olup olmadığı, sağlıklı ve hareketli olmasına da dikkat edilmelidir. Köpek bekçiliği ilk önce annesinden öğrenir. Anne köpek yabancı kişilere karşı havlamaya başladığı anda yavru köpekte havlamaya başlar ve bu şekilde yabancılara karşı havlaması gerektiği kanısına varır. Daha sonra yabancılarla karşılaştığında yanında anne köpek olmasa dahi yavru köpek havlamaya başlayacaktır.

Bunun yanında saldırganlık eğitimi alacak olan köpeklerin daha yavruyken alınarak bekçilik ve koruma için eğitim verilir. Bu eğitim kimsenin uğramadığı bir yerde yapılır. Mümkünse kalabalık ortamlara sokulmamalı ve kimseyle iletişim halinde olamamalıdırlar. Eğitimi verecek olan kişinin aynı zamanda köpeğin tüm bakım ve beslenme ihtiyaçlarını görmesi gerekir. Eğitim alacak köpeğin kendine olan güvenin her zaman tam olması çok önemlidir. Bu nedenle köpeğe hiç bir şekilde şiddet uygulanmamalı ve köpeğin üstünlük duygusu yok edilmemelidir. Bunun yanında temel emirleri de tam olarak benimsememiş olan köpeklere de kesinlikle saldırganlık eğitimi verilmemesi gerekir. Eğitimini başarı ile tamamlamamış olan köpeklere saldırganlık eğitimi verilmesi durumunda geri dönüşü olmayan ciddi sorunlar meydana gelebilir. Bunun dışında köpek saldırı eğitimi nasıl verilmeli?

Saldırganlık Eğitiminin Amacı Nedir?

Bu eğitimde, köpekte saldırganlık içgüdüsünün en üst düzeye getirilmesi, köpeğin saldırganlığının kontrol altına alınması ve gerektiği zaman emir vererek köpeğin saldırmasını engellemek ve köpeğin ya banyo kişilerle iletişim kurması, onların gösterdiği ilgi alakayı karşılıksız bırakması amaçlanır.

Saldırganlık Eğitimi Nasıl Verilir?

Saldırgan köpekler genelde daha sınırlı ve atılgan olurlar. Bu nedenle bu köpeklere eğitim verilirken eğitimciden ayrı olarak bir de yabancı madde kullanılır. Bu yabancı madde köpeğin tahrik olmasına ve kızmasına neden olacak hareketler yapılır. Köpeği kışkırtıcı hareketler yapan kişinin sürekli değişmesi önemlidir. Çünkü bu değişim, köpeğin sadece tek bir kişi için saldırganlık eğilimi göstermesini engeller ve bütün yabancı kişilere karşı saldırganlaşır. Ancak eğitimde belli bir amaç varsa o zaman köpekler belli bir nesneye duyarlı olacak şekilde yetiştirilmelidir. Örneğin ceza evlerinde bekçilik yapan köpeklere mahkumların giyebilecekleri bir elbise ile tepki göstermesi ve duyarlı olması ve bu şekilde mahkumların kaçması engellenir. Ancak köpek bu durumun tam tersi olarak eğitilebilir. Tek tip bir elbise giyenleri tanıdık, bu elbise dışında kıyafet giyenleri ise düşman gibi görmesi de sağlanabilir. Saldırganlık eğitimi verilecek olan köpek kendi tasmasından çözülerek sağlam bir tasma yardımı ile bağlanmalıdır. Takılacak olan tasma köpeğin çekme gücüne dayanıklı olması gerekir. Gerekli görüldüğü takdirde ağır olmayan ince bir zincir yardımı ile köpek kontrol altına alınabilir.